1 Gün: Siz değerli misafirlerimizle, sabah Adnan Menderes Havalimanı iç hatlar terminalinde buluşup, Check-in işlemlerimizi tamamlayarak (Tur katılım tarihinize göre, hava yolları ve kalkış saatlerini acentamızdan sorunuz) ADANA Havalimanına iniyoruz. (Havalimanı veya uçak içerisindeki kahvaltı seçeneklerinden faydalanabilirsiniz) Aracımıza yerleşip, Türkiye`nin 2.ci en büyük camii olma özelliğine sahip SABANCI MERKEZ CAMİİ’ni ve şehrin simgesi olan TAŞ KÖPRÜ`yü panoramik olarak gördükten sonra, SEYHAN BARAJ GÖLETİ etrafında otobüsümüzle geziyoruz. Buradan, yönümüzü tarihin en kadim topraklarına çeviriyoruz. Çukurova’nın eşsiz güzellikleri ve bir zamanlar Büyük İskenderinde ünlü İSSOS savaşına giderken kullandığı bu rotayı takiben Hatay Dörtyol, İskenderun ve Belen üzerinden Amik Ovası manzarası eşliğinde ÇAN-EZAN-HAZAN sesinin birlikte duyulduğu HATAY’a (Antakya) ulaşıyoruz. Burada ANTAKYA ARKEOLOJİ ve MOZAİK MÜZESİ, Hıristiyanlık kelimesinin ilk defa telafuz edildiği ST. PIERRE KİLİSESİni ziyaret ediyoruz. Öğle yemeğinde ANTAKYA MUTFAĞI’nın muhteşem yemeklerinin ve Künefesi’nin tadına bakma fırsatı buluyoruz. Şehri ikiye ayıran ve mitolojik hikâyelerde ORONTES diye bilinen ASİ Nehri’ni görüp, eski Antakya Evlerinin bulunduğu sokakta yürüyüşler yapıyoruz. Alışveriş için meşhur ANTAKYA UZUN ÇARŞI’da serbest zaman verdikten sonra, HABİBİ NECCAR CAMİİ’ni görüp, gezimizin devamında Defne’nin gözyaşları şeklinde anılan, HARBİYE ŞELALELERİ’nde ruhumuzu dinlendiriyoruz. Buradan GAZİANTEP’e doğru yol alıyoruz . otelimize geliyor ve akşam yemeğimizi alıp, odalarımıza yerleşiyoruz..Konaklama otelimizde.
2 Gün: Sabah otelimizde alacağımız kahvaltının ardından, Gaziantep’e tekrar dönmek üzere veda ederek, tarihi ve doğası ile büyüleyici bir atmosfere sahip olan, KARAGÜL dizinin de çekildiği HALFETİ`ye geçiyoruz. Birecik Baraj Gölü üzerinde, 1 saat sürecek muhteşem bir Tekne Turuna (ekstra) çıkıyoruz. Gözlerinizi kapatıp rüzgarın kollarınızın arasından size dokunarak geçmesine izin verin... Yüzünüzü usulca okşayan serin bir rüzgarla birlikte zamanın yavaşladığını ve geçmişe doğru aktığını hissedeceksiniz. Tekne turunda Rum Kale, Tarihi Mağara Evleri büyük bir kısmı sular altında kalan ve sular altındaki yapıları görebileceğiniz Savaşan Köyü’nü gezdikten sonra, Halfeti’yi geride bırakarak, istikametimizi ATATÜRK BARAJI’na doğru çeviriyoruz. Güneydoğu Anadolu Projesinin kalbi ve Türkiye’nin en büyük bu barajını görerek, rehberimizin bilgilendirmelerini dinliyoruz. Büyük Önder Atatürk’ün projelerinden biri olan bu muhteşem eseri kahvelerimizi yudumlarken seyrediyoruz. Adına yakışır görkemli barajı geride bırakarak, ADIYAMAN’a geçiyoruz. Adıyaman’da öğle yemeğimizi yemek için serbest zaman aldıktan sonra, bizi bekleyen dolmuşlara binerek NEMRUT DAĞI’na doğru yola çıkıyoruz. Doğu ve Batı Medeniyetlerinin, 2150 m. yükseklikte muhteşem bir piramitteki kesişme noktası, Dünyanın sekizinci harikası ve ‘’Kralların Tahtı’’ olarak adlandırılan NEMRUT; yüksekliği on metreyi bulan büyüleyici heykelleri, metrelerce uzunluktaki kitabeleriyle, UNESCO Dünya Kültür Mirasında yer almaktadır. Dünyada güneşin en güzel battığı noktada, muhteşem gün batımını seyrettikten sonra, Akşam yemeği ve konaklama otelimizde.
3 Gün: Otelde alacağımız sabah kahvaltısının ardından, Güneydoğu Anadolu bölgesinin metropol şehri DİYARBAKIR’’a doğru yola çıkıyoruz. Karacadağ’ın binlerce yıl önce patlamasından sonra etrafta beliren onlarca kilometrelik taş ve kaya denizi manzarasıyla rengi kırmızıya yakın bereketli topraklarda yolumuza devam ediyoruz. Diyarbakır’a vardığımızda Diyarbakır Ulu Cami’ni, Cahit Sıtkı Tarancı Evi ve Müzesi’ni, Hasan Paşa Hanı, Sülüklü Hanı, Deliller Hanı, Diyarbakır Surları’nı, Hevsel Bahçeleri’ni, Mardin Kapısı’nı ve Hz.Adem ile Hz.Havva’nın indirildiğine inanılan Kırklar Dağı’nı görüyoruz. Buradan, HASANKEYF’e geçiyoruz. Güneydoğu Anadolu projesi kapsamında Ilısu Barajı nedeniyle bir bölümü sular altında kalan, 12 bin yıllık geçmişe sahip Hasankeyf’te rehberimizin anlatımlarıyla ziyaretimizi tamamlayıp fotoğraf molası veriyoruz. Daha sonra, MİDYAT’a doğru yola çıkıyoruz. Orta Doğu ve Anadolu medeniyetlerinin mistik mimari dokusunu burada farklı bir tonda ve renkte hissedeceksiniz. Midyat; mimari alanda bölgenin lideri konumunda… Tarihi yapısını o kadar güzel korumuş ki, insan burada kendini adeta bir orta çağ kentinde gibi hissediyor ve bir an kendizi film setinden bir sahnede hissedebiliyorsunuz. Zengin bir mimari doku içinde bulunan yörenin taş ustalarının incelikli becerileri Midyat`a bir açık hava müzesi görünümü kazandırmakta. Ayrıca, Süryani ustalarının yüzyılların birikimiyle ince ince işlediği TELKARİ sanatının en iyi örneklerini burada bulabilirsiniz. Midyat sokaklarını gezerek alışverişler yaptıktan sonra ‘’Sıla’’ ve ‘ Hercai ‘’ ve ‘’Adını Kalbime Yazdım’’ dizilerinin de çekildiği ve daha birçok diziye ev sahipliği yapan Midyat Konuk Evi‘ ni geziyor. Daha sonra, MARDİN’e hareket ediyoruz. yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde.
4 Gün: Otelde alacağımız sabah kahvaltısının ardından, gecesi ‘’Gerdanlık’’, gündüzü ‘’Seyranlık’’ olan MARDİN`i gezmeye başlıyoruz. Mezopotamya kültürlerinin ve medeniyetlerinin bir harmonisi niteliğindeki rüya şehir Mardin’de göreceğimiz yerler arasında, ULU CAMİİ, ZİNCİRİYE MEDRESESİ’ni görüyor Mardin kültürü ve mimarisi ile bütünleşmiş tarihi yapılar Mardin’in dar sokakları ve Abbara’lar yer almaktadır. Kulaklarınızı çocuk seslerine ve ara ara duyacağınız nal seslerine verin ve dar sokaklarda yürürken mutlaka elleriniz yüzlerce yıllık serin duvarlara dokunsun, işte o zaman Mardin’le biraz daha bütünleşmiş olacaksınız. Mardin çarşısında alışveriş için serbest zaman veriyoruz. Çarşı’da yöreye özgü eski baskı kalıplarıyla basılmış yazmalar, bakır çerezlikler ve şamdanlar, kilim ve el yapımı keçe, tesbihler, puşi, şarap, ahşap işçiliği ürünleri, badem şekeri, leblebi, mırra cezvesi ve kulpsuz özel fincanlar (Gümgüm) gibi hediyelik eşya alışverişleri yapabilirsiniz. Turumuzun devamında, Süryanilerin bölgedeki dinsel ve kültürel var oluşlarının tarihsel bir simgesi olan DEYR-UL ZAFARAN MANASTIRI’nı ziyaret ediyoruz. Öğle yemeğimizin ardından, GÖBEKLİTEPE’ye hareket ediyoruz. Dünya tarihinin yeniden yazılmasına sebep olan, 12.000 yıl önce yapılmış ve yapıldıktan sonra üstü ‘’Biz tekrar buraya geri geleceğiz’’ düşüncesiyle orayı inşa eden insanlar tarafından kapatılmış, dünyanın ilk tapınağı - yaşamsal kült alanı GÖBEKLİTEPE ziyaretine başlıyoruz. Rehberinizin anlatımıyla ve göreceğiniz eserlerle birlikte zamanda yolculuk yapmaya hazırlanın. Zihniniz sizi güzel bir yolculuğa çıkaracak... İlk heykel atölyesinin bulunduğu Göbeklitepe, aynı zamanda nohut, mercimek, buğdayın dünyada ilk ekildiği topraklar ve tarım tarihinin başladığı yer olarak bilinmektedir. Göbeklitepe ziyaretimiz sonrasında, peygamberler şehri ŞANLIURFA`ya ulaşıyoruz. Burada, ateşin suya ve yanan tahtaların ise kutsal balıklara dönüştüğü BALIKLI GÖL ve AYN-EL ZELİHA GÖLÜ’nü ve Hz.İbrahim Peygamberin doğduğu mağarayı görüyoruz. Ayn-el Zeliha Gölü’nde beyaz balığı aramayı unutmayın ve eğer görürseniz mutlaka dilekte bulunun, yüzünüzü tatlı bir gülümseme saracak… Akşam dileyen misafirlerimizle (ekstra yemekli) Urfa kültürünün bir parçası olan yemekli SIRA GECESİ eğlencesine gidiyoruz. Konaklama otelimizde.
5 Gün: Otelde alacağımız sabah kahvaltısı sonrasında, HARRAN’a hareket ediyoruz. ŞANLIURFA’dan HARRAN’a doğru ilerlerken sizi uçsuz bucaksız düzlükteki HARRAN OVASI kucaklayacak. Binlerce yıl boyunca ipek yolu seyyahlarının kullandığı bu yolu kullanarak HARRAN’a ulaşacağız. İslamiyet döneminin ilk üniversitesi olarak bilinen HARRAN ÜNİVERSİTESİ, HARRAN ULU CAMİİ, HARRAN HÖYÜK, HARRAN KALESİ ve dünyada sadece Harran’da ve Italya Matera ve Alberobello kasabalarında görebileceğiniz kendine özgü mimarisi ile HARRAN KONİK KUBBELİ EVLERİ’ni gezdikten sonra, yerel halkla sohbet edebileceğimiz çay ve fotoğraf molamızı veriyoruz. Buradan Şahin Bey’in memleketi GAZİANTEP’e doğru yol alıyoruz. Osmanlı’dan da öncesi dönemlerde bir ekonomi merkezi olan ve hala bu özelliğini koruyan, fabrikalarıyla, geniş ve düzenli caddeleri, parkları bulvarları meydanları ile gerçekten metropol olmaya aday şehir Gaziantep’te, dünyanın en büyük mozaik müzesi olan ZEUGMA MOZAİK MÜZESİ gezisiyle turumuza başlıyoruz. Zeugma mozaik müzesindeki mozaikler sizi rüya gibi bir gezintiye çıkaracak… Kendinizi Zeugmalı asillerin villalarını dolaşırken bulacaksınız. Daha sonra GAZİANTEP’te panoramik şehir turu yapıyoruz. Bu esnada KALE`yi ve şehrin önemli yapılarını görebilme fırsatı yakalayacaksınız. Dünyaca ünlü Gaziantep mutfağını tatmak üzere öğle yemeği molası veriyoruz. Yemek sonrası, çarşılar bölgesine geçerek, ZİNCİRLİ BEDESTENİ, BÜYÜK PASAJ, ALMACI PAZARI, BAKIRCILAR ÇARŞISI’nı geziyoruz. Çekicin bakırla buluştuğu o dar sokaklara, yani bakırcılar çarşısına yaklaşırken, bakır ustalarının çekiç sesleri sizi karşılıyor… Burada vereceğimiz serbest zamanda Baklava, Hediyelik Eşya ve Antep Fıstığı alışverişlerimizi yapıyoruz. 17.yüzyılda Tekke Camii Külliye binası içine kahve-kütüphane olarak kullanılan ve günümüzde TAHMİSKAHVESİ olarak anılan mekânda Sütlü Menengiç Kahvelerimizi içerek, keyifle turumuzu sonlandırıp ADANA Havalimanı’na geçiyoruz. Güzel anılarımızla, PNR MAGIC TRAVEL AGENCY seyahatinde tekrar buluşmak dileğiyle siz değerli misafirlerimizle vedalaşıyoruz.
NOT: Katılımcı misafirlerimiz, gidecekleri tur tarihine göre uçuş saatinden en az 1,5 saat önce Adnan Menderes havalimanında hazır bulunmak durumundadır. Uçuş bilgilerini acentamızdan isteyiniz.
